GÜVERCİNCİ DEYİMLERİ
Tutakçı: Yabancı bekleyen
Yabancı: Acemi veya kümesini kaybetmiş güvercin
Telli: Kuyruğu elifli.
Gama: Kanat baş teleklerinde farklı olan renk.
Pet rengi: Pıhtılaşmış kan rengi
Dağlı: Dağlanmış et rengi.
Mor: Koyu mavi, kınalı mavi.
Basra: Düz renk üzerinde görülebilen koyu noktalar, çakmak
Gök: Güvercinlerde düz mavi renk.
Gol ak: Kanat eklemlerinde görülen şişlik
Katillik: İki farklı ırkın melezi
Kanasa: Tüy değişim dönemi...
Azanlama: Ani dış etkilerden dolayı kuşun aşırı ürkmesi, sakinleşmemesi.
Azap: Eşeysel olgunluğu artmış erkek veya dişi.
Mukluf: Yavru kızması genç erkek veya dişi.
Yasmak: Başka veya galaca kuşun beyaz başını renkli bir hattın gagadan geriye doğru kesmesi.
Sakar: Başka veya galaca kuşların gözlerinden üzerinin beyaz olması.
Yamali: Düz beyaz kuşun ense kökünde başka renk bulunması
Şebere: Gövdenin düz renk, kanat uçları ve kuyruğun beyaz olması
Yan kap: Gövdenin beyaz, yalnızca tek kanatta renk olması
Ciba: Gövdenin beyaz, kanat ve kuyruğun aynı renk olması
Çeşit göz. Göz renklerinin birbirinden farklı olma durumu.
Kıçüstü: Kuyruk üstü yağ bezesi
Pis burun: Beyaz gaga ucunda bulunan leke.
Maya: Ebeveyn kuşların yavrularına ilk hafta verdikleri kuşsütü
Kırkmak: Uçmayı önlemek için kanat baş teleklerinin makasla yarıdan kesilmesi.
Yoluk: Kanat baş teleklerinin çekilmesi.
Kırıklamak: Uçan kuşa pırıltı göstermek.
Sökgün: Arka arkaya uçabilecek kadar antrenmanlı, uçmaya iştahlı kuş.
Sinek-fırlak-gıpgıp: Havada nokta olma yüksekliği.
Uçkun: Kümese demirbaş olmuş sürekli uçurulan kuş.
Tutuşmak: İki kuşçunun birbirlerinin kuşunu tutup geri vermemesi.
Alay: Uçurulan filo.
Sokarık: Ebeveyn kuşların yavrularına bakma hali.
Eşbah: Eşine çok bağlı ve sürekli öten erkek kuş.
Ense: Yumurta koymak üzere olan dişi kuşu erkek kuşun takip etmesi, kovalaması.
Yelli: Çok kolay uçuşa gecen ürkekçe duran kuş.
Harın: Yağlanmış veya uçurulmayarak hantal bırakılmış kuş.
Yemine Yörük: Yem yediği kümese hemen bağlanan kuş
Etkelle: Kendi kümesinden başka kümeslere çok rahat meyil eden kuş