kvaryumlarımızda karşılaştığımız hastalıklardan biride mantar
hastalığıdır. Genel olarak ortamda mantar sporları her zaman vardır.
Uygun konak bulduklarında parazitler gibi balıklarımıza da musallat
olurlar. Mantarların doğada yüzbinlerce türü vardır.
Sucul mantarlar koşullara bağlı olarak çok çeşitli olsa da, akvaryumlarımızda genelde görülen türler;
saprolegnia, achlya ve
ichthyoponuslardır. Aşağıda mikroskop altında çekilmiş fotoğraflarını görmektesiniz.
Saprolegnia Achlya Ichthyoponus Aşağıdaki şemada
saprolegnia nın yaşam dönüşüm evreleri görülmektedir. Kırmızı renkli
oospherelerin mavi renkli spermler ile fertilizasyonu sonucu
zoosporlar oluşur ve üreme bu döngüde devam eder.
Balıklarda kafa, ağız, burun bölgeleri,
yüzgeçler kuyruk ve
solungaçlar
potansiyel alanlardır. Eklem bölgeleri, çizilme, yırtılma ve zedelenme
ihtimali yüksek bölgeler daha fazla risk altındadır. Gözle görülür hale
gelmeleri, gruplar oluşturması ve gelişmesiyle olur. İplikimsi
yapıların bir araya gelmesiyle misel şeklinde görülebileceği gibi,
pamuk yığınını andırır şekilde de olabilir. Aşağıda balığın kafa
kısmında gelişmiş bir
saprolegnia görmektesiniz.
Akvaryum
içerisinde diplerde kalmış atıklar , bitkiler , yosunlar , ölü canlılar
üzerinde her zaman olmaları mümkündür. Bu potansiyel bir risk olsa da,
bu aşamada balıklarımız için tam bir tehlikeden söz edilemez. Balığı
konak olarak seçip parazit halini alabilmesi için açık bir kapı bulması
gerekir. Mantar enfeksiyonuna yakalanmış bir balık, diğer balıklara
doğrudan bunu bulaştıramaz. Başka bir deyişle mantar bulaşıcı değildir.
Zayıf, bakımsız kalmış, yaralı balıklar dolaylı yoldan hastalığa açık
halde iken, sağlıklı ve güçlü balıklara bulaşma olasılığı hemen hemen
yoktur.
Genel yayılma prensibi balığın vücudunda yer tutar ve mümkün olduğunca derinlere doğru ilerlemeye çalışır. Kemik ve
kıkırdakbölgelerine kadar ulaşan mantar artık öldürücü bir hal almıştır. Harici
mantar türlerine karşın ichthyoponus bir dahili mantardır. İç organları
sarar ve dış yüzeyde etkileri görülür.
Mantar oluşumunun sebepleri ve alınması gereken önlemler nelerdir?1- Kötü
su şartları ihtiva eden ve düzenli dip çekimi yapılmayan akvaryumlarda
daha iyi barınma alanı bulur. Gelişime açık, varlığını sürdürebildiği
bu alanlarda sürekli tetiktedir. Bu nedenle düzenli dip çekimi ile
tabanda oluşan atıklar, ölü canlılar akvaryumdan uzaklaştırılmalıdır.
İyi
sirkülasyon olmayan ortamlarda bir oluşum sebebidir. Düz yumurta döken
ebeveyn balıkların, yumurtalarını sürekli
yüzgeçleri ile havalandırması bu noktada daha iyi anlaşılabilir. Çünkü yumurtalarda mantar için iyi bir barınma alanıdır.
2- Akvaryumlarımızda bulunan stres faktörleri hastalığa yakalanmaları için zemin hazırlar.
Mukoza tabakasında bulunan
mukussalgısı strese bağlı olarak düzenli salgılama yapmayabilir. Bunun
sonucu olarak balığı hastalıklara karşı çepeçevre saran bu tabaka
zayıflar ve mantarlara balığa bulaşması için ortam sağlar. Bilindiği
gibi akvaryum canlılarında stresi oluşturan faktörler çok fazla ve
kendi başına ayrı bir konudur. Konu burada ele alınamayacak kadar
detaylıdır.
Mukoza ve deri tabakasını güçlendirmek için B vitamini kompleksleri kullanılmalıdır.
3-Balık üzerinde fiziksel etkiler sonucunda oluşan yaralanmalar, ezikler,
çizikler, yırtılmalar mukozayı zedeler. Bu bölgelerde mantar oluşumu
için olanak sağlar. Akvaryumlarımızda her zaman ısrarla karşı
çıktığımız yapay bitkiler, keskin köşeli mercanlar ve ortama ait
olmayan nesneler balıkların yaralanmasına sebep olur. Mümkün olduğunca
bu tür dekor malzemelerine yer verilmemelidir. Uygun olmayan ve agresif
türler nedeniyle alınan darbeler, yaralanmalara sebep olduğu için,
dolaylı yoldan, yaralanmaya ek olarak balığı hastalığa karşı açık hale
getirir.
4- Akvaryuma yeni giriş yapacak canlılar ve
malzemeler dezenfekte edilmelidir. Bitkiler, balıklar, canlı yemler
taşıyıcı konumundadır. Yeni bitki eklenirken uygun şekilde temizliği
yapılmalıdır. Balıklar rutin zamanda olduğu gibi, mantar hastalığına
karşıda
karantina tankında tutulup gözlem yapılmalıdır.
Mantar oluşmuş bir balık nasıl teşhis edilir?Balıkta
durgunluk, iştah kaybı, aşırı saklanma, zayıflama gözlenebilir. Deri
üzerinde yukarıda sayılan bölgelerde oluşan iplikimsi ve pamukçuk
şeklindeki yapılar gözle görülür. Bu yapılar beyaz renklidir, zamanla
koyu renk alabilir. Başka bir sebeple yaralanan balığın bu bölgesinde
renk değişikliği, bozulmalarda görülür.
Ichthyoponus türü mantar
dahili bir mantar olduğu için dış belirtileri hemen görülmez. İçerde
organları saran ve zamanla yayılan bu türde zamanla dış etkiler
görülür. Bunlar deri; üzerinde noktacıkların oluşması, tümör benzeri
çıkıntıların oluşması,
galsama şişmesi şeklindedir. Aşağıda değişik mantar oluşumlarını görebilirsiniz.
Ölümle sonuçlanmış bir saprolegnia vakası
Ağız ve gövde üzerinde aşırı ilerlemiş saprolegnia vakasıGövde üzerindeki açık yarada yeni başlamış saprolegniaYeni başlamış başka bir saprolegnia vakası
Dorsal yüzgeçte achlaya vakasıSolungaçta ilerlemiş bir achlaya vakasıDışa vurmuş Ichthyosporidium vakasıIchthyosporidium türü mantarın tümör şeklinde dışa vurmuş haliTedavi yöntemleri nelerdir?Alınan
önlemlere karşın balıkta hastalık oluşmuşsa tedavi edilmelidir. Tedavi
balığın mantar oluşmuş bölgesine el yordamı ile permasol, tentürdiyot
gibi kimyasalların sürülmesi ve temizlenmesi ile olabileceği gibi, ilaç
tedavisi şeklinde de olabilir.
El yordamı ile yapılan tedaviden
kesin sonuç almak mümkün olmadığı gibi, müdahale esnasında bir takım
riskleri de beraberinde getirir. Pek tavsiye edilmeyen bir yöntemdir.
İlaç
tedavisinde kaliteli markalar kullanmak, etkili ve çabuk sonuç almak
açısından daha uygundur. Her ilacın ayrı bir kullanım şekli vardır.
Bunun için prospektüsünde yazılı olan tedavi dozu ve süreci
aksatılmadan uygulanmalıdır. Tedavi işlemi
karantina tankında yapılmalıdır. Ayrı ortama alınan balık hem dinlenme, kendini toparlama fırsatı bulmuş olur, hem de ana
tank kimyasalların etkisinden uzak kalmış olur.
Bilimsel
olarak geçerliliği tam kanıtlanmamış olsa da kaya tuzu kullanımında da
iyi sonuçlar alınmıştır. 20 litre suya bir çorba kaşığı kaya tuzu
eritilerek ilave edilir. Ancak bu yöntem uygun olmayan türlerde
uygulanmamalıdır. Labirentli balıklar, vatozlar gibi... Isıyı
yükseltmek tedaviyi etkin kılacaktır. Bu süreçte kontrollü su değişimi
yapılmalıdır. Yeni eklenen su dinlenmiş ve aynı ısıda olmalıdır. Her
türlü tedavi yönteminde sirkülasyonu balığı yormayacak şekilde
ayarlayıp, bol havalandırma yapılmalıdır.
Makale tarafıma aittir. Kaynak belirtmek şartıyla önceden izin alınmaksızın kullanılabilir.