admin Arapcı
Cinsiyet :
Mesaj Sayısı : 1328
Mesaj Puan : 32625 Rep Puanı : 17 Kayıt tarihi : 05/10/09 Yaş : 41
Nerden : ist Lakap : Arapcı
| Konu: Hünkari tarihi Çarş. Kas. 11, 2009 12:03 am | |
| Güvercin beslemek, Osmanlı toplumunun bir aile geleneğidir. Halkın güvercin sevgisi zamanla saray yaşamına da yansımış, sarayın emri ile, üç kıtaya yayılmış Osmanlı topraklarında yetişen çok farklı ırk ve nitelikteki güvercinler Manisa'da toplanmıştır. İmparatorluğu yönetecek şehzadelerin padişahlık eğitimi gördüğü sancaklardan biri olan ve günümüzde de şehzadeler şehri olarak anılan Manisa'da, geniş bir güvercin kolleksiyonu oluşturulmuştur. Osmanlı padişahlarının kendine has, özel bir güvercin yaratma isteği üzerine başlatılan melezleme çalışmaları sonucunda Hünkari güvercini türetilmiştir. Estetik açıdan dünyada en nitelikli ırk olarak kabül edilen Hünkari'ler doğal bir ırk olmadıklarından yetiştirilmeleri ve üretilmeleri özel ilgi, beceri ve yöntem gerektirir. Osmanlı yönetimi 1860'lı yıllardan itibaren, değer verdiği yabancı misafirlerini onurlandırmak için Hünkarileri hediye etmeye başlamıştır. İmparatorluk sınırları içinde halkın beslemesine izin verilmeyen Hünkariler, Avrupa'ya yayılmış daha sonra Amerika'ya geçerek aynı ilgiyi orada da görmüştür. Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküş sürecinde saraydaki güvercinler halk tarafından beslenip yetiştirilmeye çalışılsa da özel ilgi ve bakım isteyen Hünkari, saray dışındaki yaşama uyum sağlayamamıştır. Günümüz Türkiyesinde Hünkari ırkı kaybolma noktasındadır. Buna karşılık Avrupa ülkelerindeki güvercin tutkunları Hünkari'nin özel bakım ve üretim tekniğini çözerek, ırkın gelişip korunmasını sağlamıştır. Hünkariler; Blondinette ve Satinette tipleri olarak iki gruba ayrılır. 12 renk çeşidi için Amerika ve Avrupa'da bu isimleri taşıyan dernekleri vardır. Estetik değeri en yüksek ırk olarak uluslararası yarışmalarda itibar görmektedir. Diğer güvercin türlerinden farklı bakım ve yetiştirme tarzı istediği için, Türkiye'de sınırlı sayıda bulunmaktadır. Güvercin besleyenlerin bir çift Hünkari bulunması, Hünkari ırkının korunması için çok önemlidir. Hünkari'lerin Üretilme Farklılıkları: Kanaryadan küçük gagaları olduğu için Hünkari'ler yavrularını kendileri büyütemezler. Üremeleri özel ilgi ve teknikler gerektirir. Hünkari'ler, yavrusuna düşkün büyük gagalı süt anneler tarafından büyütülür. Hünkari ile aynı günlerde yumurtlayan süt annenin altına konan Hünkari yumurtalarından çıkan yavruları sütanneler kendi yavrusu olarak büyütür. Sütanne olarak seçilen güvercinlerin hiç bir zaman kendi yavrusunu büyütmesine izin verilmez. Çünkü büyük gagalı yavru büyütmeye alışan sütanne bir daha küçük gagalı Hünkari yavrusu büyütmenin zahmetine katlanamaz ve öldürür. Güvercin sever olarak içimize sinmese de, bize has ırk olarak dünyada ünlenen Hünkari ırkının korunması ve geliştirilmesinin başka yolu yoktur. .:: Hünkari ::.Osmanlı döneminde güvercin besleme kültürünün önemi bilinmektedir. Halkın bu merakı saraylardaki yaşama da yansımış ve bu güvercinlere özel ilgi gösterilmiş, istisna mekanlar tahsis edilmiştir. Bu dönemde birçok güvercin ırkının ön plana çıkmasına rağmen, Hünkar güvercini anlamına gelen Hünkari adıyla anılan güvercinler özel öneme sahip olmuşlardır. Osmanlı, güvercine olan ilgisi nedeniyle 3 kıtaya yayılan topraklarında yetişen güvercinleri bir araya getirerek geniş bir koleksiyon oluşturmuştur. Çok farklı ırk ve niteliklere sahip güvercinler şehzade şehri olarak bilinen ve Osmanlı’yı yönetecek padişahların yetiştirildiği Manisa’da toplanmışlardır. Osmanlı padişahlarının kendine has ırk yaratma arzusu ile başlatılan melezleme çalışmaları sonucu emsalsiz güzellikleri ile bugün dünyada estetik açıdan en nitelikli ırk kabul edilen Hünkariler yaratılmıştır. Anlaşılacağı gibi Hünkariler doğal bir ırk olmayıp yetiştirilmeleri ve üretilmeleri özel ilgi, beceri ve yöntem gerektirmektedir. Osmanlı yönetimi yabancı misafirlerine gurur ile izlettikleri Hünkari ırkını, 1860’lı yıllardan itibaren değer verdikleri misafirlerine, onları onurlandırmak için hediye etmeye başlamışlardır. Böylece, ülke içinde saraylar dışında beslenmesine izin verilmeyen Hünkariler Avrupa’ya yayılmaya başlamış ve büyük ilgi görmüştür. Avrupa’da kısa sürede büyük beğeni toplayan Hünkariler, daha sonra Amerika Kıtası’na da geçerek aynı ilgiyi orada da görmüşlerdir. Osmanlı’nın çöküşünü takiben saraylardaki Hünkariler halk tarafından yetiştirilmeye çalışılmıştır. Ancak Osmanlı’ya ait bir kültür olmaları ve özel ilgiye ihtiyaç duymaları dolayısıyla bugün özellikleri ve vasıfları kaybolma noktasına gelmiştir. Avrupa ve Amerika’da ise farklı bir gelişim olmuştur. Hünkari’nin özel bakım ve üretim tekniği çözülmüş, ırkın geliştirilerek korunması sağlanmıştır. Bugün Oriental Frill adı ile anılan Hünkariler, Blondinette ve Satinette tipleri ve 12 renk türü ile Amerika ve Avrupa’da özel dernekleri kurulan ve adlarına ülkelerarası yarışmalar düzenlenen, estetik değeri en yüksek ırk olarak itibar görmektedirler. Hünkari ırkı ülkemizde farklı bakım ve yetiştirme olanakları istemesi, yeterince damızlık ve bilgi sahibi olunamaması nedeni ile sınırlı sayıdadır. Ancak kesin olan şudur ki “Hünkari”nin nitelikleri ile tanışan her güvercinsever mutlak birkaç çift Hünkari besleme arzusu duymaktadır. | |
|