Yazan: Turgut CANOK UVB yani Ultraviole B ışını 320-260 nm dalga boyu aralığındaki
elektromanyetik ışımanın adıdır. UVB ışınının ne olduğunu ve önemini
anlatabilmek için önce güneş ışığından ve UVB ninde içinde yer aldığı
UVışınlarından kısaca bahsetmek lazım. Çünkü yapay kaynaklarla da UVB
ışını üretmek mümkün olsada dünyamızdaki en kuvvetli doğal UVB kaynağı
güneştir.
GÜNEŞ IŞIĞI :Güneş ışığı
Güneş tarafından yaratılan çeşitli dalga boylarındaki elektromanyetik
ışın demetlerinden oluşur Dalga boyu ölçümünde nm ölçüsü yani nano
metre -1 metrenin milyarda biri - kullanılıyor. Biz güneş ışığında
bulunan ışın demetlerinden sadece 700 nm ve 400 nm dalga boyları
arasında kalan ışınları çıplak gözle görebiliyoruz ama bazı kişiler 740
- 380 dalga boylarındaki ışınlarıda görebiliyorlar .Bu skalanın üstünde
veya altında kalan dalga boylarındaki diğer ışınlar ise çıplak gözle
görülemezler.
Bu görülebilir ışınlar da çeşitli dalga boylarına
göre değişik renkleri oluştururlar Güneş ışığı prizma tarafından
kırıldığında duvarda oluşan renk tayfı işte bu ışınlardır. Bunlar dalga
boylarına göre sırasıyla
740-625 nm arası kırmızı
625-590 nm arası turuncu
590-565 nm arası sarı
565-500 nm arası yeşil
500-440 nm arası mavi
440-380 nm arası mor ışığı oluşturur.
Not : Renklere
ait dalga boyları internetteki farklı kaynaklarda bir miktar
değişebiliyor. Sanıyorum örneğin yeşilin tam olarak hangi dalga
boyundan itibaren cam göbeği mavisi olarak adlandrılması gerektiği
konusu tam kesin değil. Diğer renkler içinde böyle olsa gerek örnek
kırmızı ışık için 740-620 nm dalga boyu veren kaynaklarda var 700-630
nm diyende. Ben renk dalga boyları için vikipedi Türkçeyi kaynak aldım. (
kaynak 1)
Yukardada
görebildiğimiz gibi çıplak gözle görebildiğimiz en büyük dalga boyu
kırmızı , görebildiğimiz en küçük dalga boyu ise mor ışındır dır
Kırmızı
rengin hemen üstünde yer alan yani görülebilir ışınlardan daha büyük
dalga boyundaki ışınlara KIZIL ÖTESİ - İNFRARED ( 740 nm -1 mm )
ışınları diyoruz
Mor ışığın hemen altında yer alan yani görülebilir
ışınlardan daha küçük dalga boyundaki ışınlara da MOR ÖTESİ -
ULTRAVİOLE ( 400 - 200 nm ) ışınları diyoruz.
EK BİLGİ :Bu bölümü konu hakkında ek bir bilgi vermek için yazdım okumadan da geçebilirsiniz.
Bugün kullandığımız bazı dalga boyları kabaca şu şekilde sıralanıyor
RADIO WAVES | MICROWAVES | INFRARED | VISIBLE LIGHT | ULTRAVIOLET | X-RAYS | GAMMA RAYS
3 km den 30 cm kadar RADYO DALGALARI (am radyo , tv , fm radyo dalgaları)
30 cm den 1 mm ye kadar MİCROWAVE DALGALARI
1 mm den 750 nm ye kadar İNFRARED DALGALARI
740 nm den 380 nm ye kadar GÖRÜNÜR IŞIN DALGALARI
400 nm den 200 nm ye kadar ULTRAVİOLE DALGALARI
100 nm den 0.01 nm ye kadar X RAY DALGALARI
0.01 nm den daha küçük GAMMA DALGALARI
micrometre (um) 0.00000 1 m (1 X 10-6 m)
nanometre (nm) 0.000000001 m (1 X 10-9 m)
GÜNEŞ IŞIĞINDAKİ ULTRAVİOLE ( UV ) IŞINLAR VE UVB IŞINIUVışınları 400-200 nm dalga boyları arasında yer alan ışınlara verilen
ad. Görüldüğü gibi en düşük dalga boylu görünür ışın olan mor ışınlar
ile UVA ışınları 400-380 nm dalga boyları arasındaki bölgede biraz iç
içe girmiş durumda. Ultraviole ışınlar kendi aralarında dalga boylarına
göre 3 bölüme ayrılıyor UVA , UVB ve UVC
UVA: Dalga boyu 400-320 nm arasında olan ışınlarıdır. Bu ışınlar ışığın
olduğu her yere ulaşabilirler yeter ki ortamda güneş ışığı olsun.
Buluttan camdan yada ozon tabakasından kolayca geçerler ve kolayca
yansırlar.UVA ışınının normal yaşamsal davranışlar üzerinde etkileri
vardır yani yeme içme hareket etme ve üreme gibi davranışlarımızı
aktive eder.
UVB : Dalga boyu 320 - 260
nm arasındaki ışınlardır Bizim için önemli olan esas ışın işte budur.
Deriye temas ettiği takdirde ciltte bir reaksion oluşur ve vücut D3
vitamini sentezlemeye başlar. Bu UVB ışını UVA ya göre biraz daha nazlı
bir ışın mesela buluttan bayağı etkileniyor camdan ise ancak %5
oranında geçebiliyor.
UVC : Dalga boyu
260 - 200 nm arasında yer alan ışındır. Çok tehlikelidir, hücrelerde
tahribat yaparak canlının ölmesine yol açar fakat dünyamızı saran ozon
tabakası tarafında tamamen süzülür ve dünya yüzeyine ulaşamaz.Eğer
ulaşsaydı dünyada yaşam kalmazdı.Ozon tabakasındaki delik işte bu
açıdan risk taşıyor.Akvaryumlarda sterilizasyon amaçlı kullanılan
UVışını işte bu ışındır Mikro organizmaların hücre yapısını bile tahrip
ederek zararlı mikropları öldürür tabi bu arada bizim için yararlı olan
bakterilere de hiç acımaz onlarıda yok eder.
Güneş ışığında bulunan bu her 3
UV ışınının da fazlasının cilt kanseri yaptığı kesinlik kazanmıştır.
Not : Renklere ait dalga boylarında olduğu gib UV ışın çeşitlerindeki dalga boylarıda farklı kaynaklarda birbirinden değişik yazılmış.Mesela ingilizce vikide dalga boyları 400-320 , 320-280 , 280-200 olarak yer alırken Kaynak aldığım yazıda (Kaynak 2) 400-320 , 320-260 - 260-200 olarak verilmiş. İnternetten bilgi almanın bazen böyle dezantajları var.UVB IŞINI NEDEN ÖNEMLİ : D
vitamini doğada 2 farklı biçimde bulunuyor bitkisel gıdalar da D2
biçiminde ve hayvansal gıdalar da D3 biçiminde. D vitamini ( D2 veya D3
herhangi biri ) bünyede mutluluk etkisi yaratan bir vitamin. Yazın
içimizin açılması kendimizi daha mutlu hissetmemiz biraz da kış
mevsimine göre daha fazla aldığımız güneş ışınları sebebiyle
vücudumuzda artan D vitamini sayesinde oluyor.
Fakat canlılar
ve özellikle kabuk yapısına sahip sürüngenler için UVB ışığının apayrı
bir önemi daha var. Besin yolu ile alınan kalsiyumun vücuda yararlı
hale gelebilmesi için D3 vitamini şart. D3 vitamini aslında vitamin
değil vücut tarafından üretilen bir hormon ama vitamin olarak geçiyor.
Kaplumbağa D3 vitaminini bir miktar besin yolu ile alsada esas önemlisi
kendi vücudunda sentezlediği miktardır. Vücutta D3 vitamini (hormonu)
sentezlenmesini sağlayan ise UVB ışınıdır. Bu ışın canlıların derisine
ulaştığı zaman deride bir reaksiyon oluşuyor ve vücutta bulunan
7-dehydrocholesterol biraz kafa karıştıran karışık bir yöntemle D3
vitaminine dönüşüyor. Kaplumbağa vücudunda yeterli seviyede D3 vitamini
oluşmuşsa ancak o zaman
kalsiyum bağırsaklardan emilebilir ve
kalsiyummetabolizmasını destekleyebilir bir hale dönüşebiliyor aksi takdirde
büyük çoğunluğu işe yaramadan vücuttan atılıyor. Kaplumbağa sağlığı
açısından UVB ışınının önemi D3 vitamini sentezlenmesini sağlaması ve
bu sayede de
kalsiyummetabolizmasının vede kabuk ve iskelet yapısının desteklenmesinden
geliyor. D3 vitamini bu açıdan olmazsa olmaz bir vitamindir. Eğer
kalsiyummetabolizması desteklenmezse kaplumbağalarda MBD ( Metabolic Bone
Disease) diye bilinen kemik yumuşaması oluyor ve işin sonu ölüme kadar
gidiyor.
Yukarda UVB ışınını anlatırken UVB ışınının nazlı
olduğunu ve pencere camından % 95 oranında geçemediğini söylemiştim. Bu
da demek oluyorki kaplumbağalarımız pencere yada akvaryum camı
arkasından güneş aldığı zaman belki ışık alıyor , ısı alıyor hatta UVA
ışınıda alıyor ama malesef UVB ışını alamıyor Bu yüzden güneşlendirme
mutlaka arada cam olmadan direk olarak yapılmalı.
Peki bu D3
vitaminini başka bir yöntemle sağlayabilirmiyiz. Evet UVB ışını dışında
bir yol daha var oda besin yolu ile alması. Eğer kaplumbağamız direk
olarak güneş göremiyorsa D3 vitamini içeren vitaminler kullanabiliriz.
Fakat bu yöntemde bir risk bulunuyor çünkü D3 vitamininin fazlası da
azı kadar sağlık açısından zararlı olabilir.Kendi vücudunda D3 üretmesi
çok daha doğal ve sağlıklı olur.
D3 vitamini çok az elde edildiği
için pahalı bir ürün bu yüzden D3 içeren vitaminlerde pahalı ürünler ,
suya damlatmak işe yaramaz vitaminin direk ağız yolu ile alınması
lazım. Kuru yeme emdirerek kaplumbağaya verebilirsiniz. Tabi bunun yanı
sıra Kaplumbağamızın besin yolu ile
kalsiyum almasına da önem verilmeli. Çünkü ne tek başına D3 nede tek başına
kalsiyum tam bir işe yaramıyor.
Not :Yazıyı
yazarken cümle yapılarında çok sayıda değiştirme düzeltme yapıyorum bu
arada cümlelerim kırık kalmış olabilir yada imla hatası yapmış
olabilirim ve gözümden kaçmış olabilir ama eğer hata varsa beni özel
mesaj ile uyarın lütfen kısa sürede düzeltmeye çalışacağım.
Yazı
içerisindeki bilgilerde hata olduğunu düşünüyorsanız lüfen gene beni
uyarın gerekli ise derhal hatamı düzeltmeye çalışırım ama yazının
içinde belirttiğim gibi değişik kaynaklar birbirinden çok farklı
sayısal bilgiler verebiliyor.
Yazıdan alıntı yapmak serbest
sadece alıntı olduğunu bildirmeniz ve yazının gerçek adresine yani
buraya link vermeniz gereklidir.